Ana içeriğe atla

Mirazê Uzo: Tiflis Kürt Halk Tiyatrosu* (1990)



On yaşında olduğumuza inanamıyoruz. Bu, tiyatroda uzun bir yaşam mıdır? Oyun sayımızı dikkate alırsanız hâlâ genciz. Ama geriye dönüp neyle başladığımıza ve şimdi neye sahip olduğumuza bakarsanız, bütün bu yıllar hayatımızın büyük bir kısmını temsil eder. Bu zor fakat ilham verici bir olgunlaşma süreciydi.

İnsanlar jübile partilerinde konuşma yapmaya alışıktırlar. Bizimse buna gönlümüz yok. Grubumuzun her bir üyesi farklı bir alanda profesyoneldir. Tiyatro ise hobimizdir. Yine de hepimiz tiyatronun hayatımızın ayrılmaz bir parçası olduğuna inanıyoruz. Seyircimizin tiyatroyu uzun zaman önce kabullenmiş olması ve onu bizim gibi sevmesi en temel meseledir. Bütün bu yıllar tiyatro olgunlaşır ve imajını şekillendirirken seyircimiz de olgunlaşıyordu. 30 Nisan 1980’de ilk performansımızı sergilerken kalabalık salondaki seyirci Kürtçeyi duyduğunda ev sahibinin mi konukların mı daha duygusallaştığını söylemek çok zordu.

Kürt Halk Tiyatromuzun bugün 10 yaşına gelmiş olması harika bir şeydir. Bugün grubumuz ilk provayı, ilk akşam partisini, sahnelenen ilk skeci, ilk performansımızı ve ilk turumuzu hatırlıyor...
Tüm bunlar daha gün gibi aklımızda. Grubumuz çok gençti, şevkle doluydu ve millî kültürün gelişmesine mutlaka bir katkıda bulunmakta kararlıydı. O zamandan bu zamana çok şey değişti. Şimdi 10 yıl daha yaşlıyız ama kolektifin omurgasını koruduk ve oyuncularımız genç coşkularıyla, davamıza kendilerini adamalarıyla tanınıyorlar.

Oyuncularımızın isimlerini tek tek sayacak değilim. Bu broşüre bakarak her biriyle tanışma şansını elde edeceksiniz ama işimizin tüm yükünü omuzlarında taşıdıklarını vurgulamak isterim. Tiyatronun varlığı tamamen onlara bağlıdır.

Tiyatro varlığını, Kafkas dostlarımız ve iş arkadaşlarımızla olan ilişkilerine ve bizi destekleyen, hatalarımızı affeden seyircimizle yakından ilgilenmemize de borçludur. Bizler de bu yüzden kendimizi seyircimize adıyoruz.

Ermenistan, Kazakistan, Orta Asya, Moskova ve başka yerlerde birçok yakın dostumuz var. Moskova, Paris, Stockholm, Melbourne ve Londra’daki Kürt halkının ve kültürel örgütlerin tiyatromuza gösterdiği ilgiye minnettarız. Fuad Cemil, Kendal Nezan, Reza Tcholpan, Kaya Izoly, Akhmad Kharamuz ve diğerlerinin desteklerine minnettarız.

Elimize geçen bu fırsatı bunca yıldır tiyatromuzu destekleyen, oluşumuna katkı sunan ve tiyatronun geleceğine kayıtsız kalmayan tüm kadın ve erkeklere minnettarlığımızı göstermek için kullanmak istiyoruz. İlk tiyatro oyunumuz olan, Eskerê Boyik’in yazdığı Sinco Qîza Xwe Dide Mêr (Sinco Kızını Evlendiriyor) oyununu sahnelediğimiz her akşam tiyatro seyircilerle doluydu. Gürcistan’daki ilk Kürtçe oyundu. Seyircimiz her şeyi beğendi: Aktörlerin performansını, temanın güncelliğini ve büyüleyici kırsal mizahı. Seyirci bizi destekledi ve oyuncular tiyatronun uzun yaşamına inandılar.

İlk oyunumuza çok önem veriyoruz; çünkü hem bizim hem de seyircimizin ilk kez ortaya çıktığı zamandır. 1960-1970’lerde Tiflis’te tiyatroyu başlatmak için birkaç girişim oldu ama bu girişimlerin hepsi başarısız oldu. Çocuklar için tiyatro kurmaya çalıştılar ve genç nesil de bunu destekledi. Ama yine de sadece dans ve halk müziği grupları oluşturmayı başardılar. Bu yüzden insanlar sokaklarda ilk tiyatro oyunumuzun reklamlarını görünce, sahnenin bir kez daha müzisyenlere verileceğine inandı. İlk oyunumuz sahnelendiğinde daha grubumuz tam oturmamıştı. İlk başlarda grubumuza oyuncular alırken ve insanları yetenek ve görünüşlerine göre seçerken birçok kadın ve erkek bize katılmak istedi. Ancak hemen birçok sorun yaşadık. Birçoğu iyi Kürtçe konuşamıyordu. Diğerleri ise tiyatroda onlardan ne beklendiğini bilmiyorlardı. O zamandan beri grubumuz tamamen yenilendi. Bazı insanlar bu yoğun çalışmaya dayanamadı. Hiç beklemediğimiz problemler de yaşadık. Kadın oyuncularımızın çoğu aile ve akrabalarının isteği üzerine tiyatrodan ayrılmak zorunda kaldı. Zaman geçiyor ve adım adım bütün engelleri aşıyoruz. 1980 yılında bir gösterimiz daha vardı. George Hugaev’in Cîran (Komşular) oyunu sahnelendi.

Xecê û Siyabend oyunu Kürt edebiyatına dayanır. Hikâye ruhumuzdaki birçok kutsal yere dokundu ve sonsuz bir tema olan aşk izleği her yaştan izleyiciyi yakaladı. Mükemmel değildik. Bugün olsa birçok şeyi farklı yapabilirdik. Yine de tiyatromuzun imajını şekillendirmede büyük bir adımdı. Her gösterimizin kaderi farklıydı. Bazıları ilk açılıştan birkaç ay sonra yok oldu, bazıları ise hâlâ popüler. 1981 yılına başlarken repertuvarımızda Shamkhalov’un Xwesû (Kaynana) oyunu vardı ve bu oyun hâlâ popülerdir. Popülerliğinin sebebi basittir. Hikâye insanların gündelik yaşamını, neşe ve kederini anlatır. Ondan sonra O. Loseliany’den Hê Erebe Welnegeriyaye (Araba Devrilmeden), A.Vampilov’dan Melek (Melekle 20 dakika), A. Tchaidze’den Ji Sisêyan Heta Şeşan (Saat Üçten Altıya Kadar), A. Papayan’dan Zavayê Xerîb (Yabancı Damat), Y. Visbor’dan Çiqlê Darê (Ağaç Dalı) oyunlarını sahneledik. Her oyunun farklı bir başarısı oldu ama aklımızda temel amaç olarak Kürtlerin millî kimliğini koruma hedefi vardı. Her daim Kürtçe oyun yapan herhangi bir tiyatrodan ziyade, Tiflis’te bir Kürt tiyatrosu olduğumuzu hatırımızda tuttuk. Yeni oyuncularımıza kendi dillerini öğrettik ama tiyatroya, yerel köklerine ve kültüre aşk katan onlardı. Son zamanlarda bu ülkede millî gururu yeniden canlandırmaya dair konuşmalar yapılıyor. İzleyicilerimizin de bu fikri benimsemesini umuyoruz ama tiyatromuz için uzun bir süre bekledik ve sonunda bu fırsatı yakaladık. Ezizê Gerdenzerî’nin Zarîna Çiya (Dağların Ağıdı) hikâyesi yayınlanmıştı. Bu oyun bizi çok etkiledi. Bu hikâye Kürt tarihindeki çok önemli bir sayfayı, fiziksel olarak imha edilme tehdidi altında Türkiye’den Kafkasya’ya göçü anlatır. Hikâyenin merkezinde Kürt aşiret lideri Cangîr Ağa’nın trajik ve karşıt görüntüsü vardır.

Tüm yıl boyunca bu hikâye üzerinde sıkı çalıştık ve her bir kelimenin izleyicinin kalbine dokunması için çabaladık. Bu hikâye ana karakter Cangîr Ağa, sade Kürt köylüsü Rüstem ve tüm ruhani yaşamı temsil eden Şeyhin tutkulu diyaloglarına dayanır. Hikâyenin ana teması Kafkas Kürtlerinin kendi insanlarıyla bağlarını koparmakta haklı olup olmadıklarıdır. Ezidilik meselesi gibi birçok başka tema da vardır.

Bu tiyatro oyunu seyirci tarafından kutlandı ve umarız ki uzun bir süre unutulmaz. Tiyatromuz tekrar yeni ufuklar arayışında ve seyirciyle tekrar buluşmayı bekliyor.

                                             İngilizceden çeviren: Bilge Tanrısever

 
*Mirazê Uzo’nun bu yazısı, Genel Sanat Yönetmeni olduğu Tiflis Kürt Halk Tiyatrosu’nun 10. Yılı için hazırlanan kitapçıktan alıntılanmıştır.  


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Modern Kürt Tiyatrosunun İlk Adımları

Yazar/metin merkezli Batı tiyatrosunun Kürt dilindeki ilk örneği, 1919’da Evdirehîm Rehmî Hekarî’yle başlaması, teatral formların Kürtlerde daha öncesinde olmadığı anlamına gelmemelidir. Popüler ve kitlesel bir sanat olan tiyatro tarihsel olarak her dönemde farklı biçimlerde icra edilmiştir. Genel anlamda tiyatro sanatı; kukla, gölge oyunu, köy seyirlik oyunları, çîrokbêj (bir nevi meddah) geniş bir alanda teatral formalara sahiptir. Bu formlar, yakın kültürler ve komşu milletler arasında benzerlikler gösterebildiği gibi veya hepten özgün bir biçim olarak da var olabiliyor. Kürt tiyatrosunda: Taziye, “Sîtav” (Gölge Oyunu) ile “Bûkella” (Kukla), “Mîr Mîran” (Sahte Emir), “Kosegelî-Gaxan”, “Bûka Baranê” (Bolluk-Bereket Oyun Ritüellerinden), “Sersal” (Yeni Yıl), “Newroz” oyun ve temsilleri... Bunun yanı sıra Kürt tiyatrosuna özgü teatral anlatı biçimleri arasında sayılabilecek “dengbêjî” ile “çîrokbêjî” gibi ulusal formlara da sahiptir. Kürt tiyatrosunun geçmişine ve bugününe baktığımı

Tiyatro Terimleri ve Kavramları / Têgih û Termên Şanoyê / Theatre Concepts and Terms

Şanogeriya "Mem û Zîn", Nivîskar: Emîn Mîrza Kerim, Derhêner: Enwer Tuvî, Silêmanî, 1958 Tiyatro Terimleri ve Kavramları / Têgih û Termên Şanoyê  Absürd Tiyatro - Şanoy bêhûde, Şanoya Absurd - Theatre of the Absurd Acı Çekme Oyunu - Lîstika Êşkêşanê - Şanogeriy eşkence, wezen – Passion Play Acıklı Komedya, Komîdyay giryanawî – Tearful Comedy Açık Aksiyon - Aksiyana Vekirî - Over Act Açık Sahne - Sehneya Vekirî - Open Stage Adaptasyon - Lihevanîn, Adaptekirin - Adaptation Agit-prop tiyatro- Şanogerîy bangeşekirdin – Şanoya propagandayî – Agit- Prop Theatre Ago n- Mişt û mirr – Agon Ağlayıcılar - Koroya Giriyê, Barbûkarî grîkî – Choregos Akrobat - Kanbore, qareman, palewan, Canbaz - Acrobat Aksiyon Oyunu - Dramay niwandin, Şanoya Aksiyonê – Play of Acting Aktivizm -  Karaxwazî, Aktîvîzm - Activism Akustik- Dengî, Akûstîk - Acoustic Alternatif Tiyatro – Şanoya Alternatîf- Alternatîve Theatre Anagnorisis – Venasîn, Nasînewe - Anagnorisis A

Ereb Şamîlov "Koçekê Derewîn-1930" Şano

   E reb Şamîlov  Koçekê Derewîn  Pyêsa Du Fesla Sezde Sifeta   (Neşra Dewlata Şêwrê Ermenîstanê, Rewan, 1930)           Gilyê Pêş          Pyêsa pêşin, gerekê beve notla silhekî şêr, ber gilî gotnê terêqa nav xebatçyê Kurmanca da paşda mayî. Eva gilî gotnê min nivîsîne, ne metelok in, ne jî min ber xoe derxistine. Eva îşana qewimîne bûye, niha jî hene nav gundê Kurmanca da.          Her Kurmancekî gele car qewimye, ku çûna cem wan vireka şêxa, pîra qewala û mella koçeka, wane kirye min nivîsye li vê pyêsê. Basa xeberê ez karim navê çend heva hildim, hûnê bizanbin rastê: Koçek Xûdêda ji gundê (Poştê) Karvansarayê qêza Lenînakanê nahya Hacîxelîlê, Koçek Gulê ji gundê Qulibegê qaza Rewanê nahya Ecmîadzînê (Dêrê).             Evana hetta niha jî dixapînin kesîba û orta Hemîk destê terêqa bega, axa û kulaka tev heve. Ew hizdikin paşda mabûna xebatçya; ew timê nezana tûj dikin berî firqeçya û komsomola dibin, çimkî ew firqeçî û komsomola niha paşda davêjin gilî got